Sherlockla kendini
kıyaslaması ne kadar aptalcaydı.
O gece sherlockla
konuşmamızda arkadaşlıkların daha değerli olduğunu konuşmuştuk.
Nası bu iş bu hale
geldi?
Kimse seni
dinlemiyorken anlaşmak kolay tabi.
Bu arada şunu fark
ettim. Hiç ağlamamıştım.
İlk zamanlar
gözlerim doluyodu.. uyumak için gözlerimi yormaya çalışıyordum. Aslında
yalnızlık hissini hafifletmek için yalnız uyanmak istemiyordum. Yunan
mitlerindeki gibi sabahtan akşama kadar yokluğuna alışıp sonra tekrar sıfırdan
başlamak çok can yakıcıydı.
Kalbime saplanan
oku çıkarıp batırdım belki ama,bendeki yara hala duruyordu. Yaptığım umutsuz
bir hastanın yaptıkları kadar mantıklıydı.
“SENİ
ÖZLEMİŞTİM,BUNU ANLAMIŞTIM”
Neden peki o kadar
kötü davrandın ki? Erkekler kadınlara nazaran daha farklılar. Biz kurtarmaya
çalıştıkça batırıp,sonra anlayıp çıkarıyorlar demek ki işte.
Her defasında
kanmak ne acı aslında. Sırf beni kıskandığı için bile demiş olabilir. Defalarca
zor anımda beni yalnız bırakan bir adamı sevmek,ve her defasında kabullenmek,resmen
mazişistlik..
Buluştuğumuzda
ise,sürekli gülümsüyordum. Yani hiçbişey olmamış gibiydi. Tabi benim için.
Yanımda bana
bağırıyordu. Bense onu öpmek istiyordum.
Ne kadar salağım
ben böyle ki?
Bu bağımlılık da
değil. Ben kabul etmesem de bu adamı çok sevmişim. Zor olduğu için belki de
daha çok bağlanmışım. Güvenli sığınak gibi gelmiş bana.
“HANGİMİZİ
KAYBETTİĞİNE ÜZÜLDÜN”
Dünyanın en saçma
sorusu bu doktor.
Tabi benim sana
hissettiklerimle burnunu silersin diyemiyorum da.
O kadar acımasız,o
kadar duygusuz ki. Ama bi yanı da tamamen bağlanır. Kendimden biliyorum.
İsterse sana bok gibi davranır. Ki defalarca milyonlarca kere yaşadım bu
duyguyu.
İsterse de sana
dünyanın en değerlisiymiş gibi hissettirir. Ama istemiyo demekki dedim.
Onu ilk defa bu
kadar sinirli gördüm. Beni bu kadar kaale aldığını bilmiyordum.
Şimdi ise bi kaç
gündür,kavgalarımızın ve aynı konuyu açmamızın sayısı azaldı.
Bunun gerçek
olmadığını,en ufak bir sinir harbinde gideceğini biliyorum. Bile bile lades
diyorum. Çünkü uslanmıyorum ya da… ya da ihtimalini düşünmek bile istemiyorum.
Haklı olmanın
mutluluk getirdiğini görmedim hiç. Seni yakaladım. Bu konuda hatalısın. Evet? Haklıyım
? peki bu bana ne kazandırıyo?
Hiçbişey. Haklı olmaktan
çok mutlu olmayı tercih ederim. Haksız olup özür dilemek o kadar koymuyo
da,haklı olup o özrün gelmeyeceğini bilmek, ve bunları düşünenin ikiniz
arasından sadece sen olması koyuyo. En ufak bişeyde yakıp devirip giden bi
adama,sürekli dur konuşalım demek koyuyo.
Sırf kıskançlıktan,
peşinden artık gelmediğimi görünce uğraştı farkındayım.
Sadece yaşamak
istiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder